Showing 5 Result(s)

Werewolf By Night: Bu Kurtadam Başka Kurtadam

Son yıllarda Hollywood’un da sistem eleştirisi yapan alegorik anlatılar kurabildiğini gözlemliyoruz. Werewolf By Night da bu tarz bir yapım olarak inceleme alanımıza girdi diyebiliriz. Çok fazla bir beklenti içine girmeden filme göz atmakta fayda var, keza bazı açılardan ana akım bir Hollywood yapımına göre ufuk açıcı tarafları var. Uyarlama, şiddet eksenli bir Hollywood aksiyonu olmakla birlikte arka …

Quentin Tarantino ve Miramax Arasında NFT Tartışması

NFT’lerle ilgili yazımın yayınlanmasının üzerinden kısa bir zaman geçmişken, yazıda da değindiğim türden bir karmaşa Quentin Tarantino ve Miramax şirketi arasında ortaya çıktı. Geçtiğimiz haftalarda, Tarantino yönetmen koltuğunda oturduğu Pulp Fiction’un bazı kült sahnelerini NFT olarak satacağını açıklamıştı.

Hasır Adam (Wicker Man)’ın Muhafazakarlığı

1973 İngiliz yapımı Hasır Adam (Wicker Man) filmini geç de olsa izledim. Filmin adını daha önce duymuş olmama rağmen odağıma ancak Midsommar filmini izledikten sonra girdi. Hasır Adam’ı izleyince Midsommar ve Heredity gibi paganlık ve bununla bağlantılı şekilde cadılık konularını ele alan güncel filmlerin aslında nereye bağlandıklarını da keşfediyorsunuz. Bu anlamda bu yeni yapımların özgünlüğünü …

Cuaron’un Roma’sı Bize Ne Anlatmak İstiyor?

Rayn ve Kellner gibi yazarların üzerinde ustaca çalışmış oldukları Politik Kamera gibi kitaplar sağolsun aldığımız akıllıca uyarılardan dolayı Hollywood’un muhalifliğinin ne kadar tehlikeli olabileceğinin farkındaydık uzun zamandır. Yeni Hollywood da denilen, kendi amaçları ve bağlamları çerçevesinde sinemayı bir sanat olarak oldukça başarılı ama ideolojik açından da oldukça tehlikeli bir yerden kullanan Coppola, Scorsese, De Palma, …

“Muhteşem Güzellik” Gerçekten Muhteşem mi?

Betimleme, betimleme, betimleme… Paolo Sorrentino’nun son filmi Muhteşem Güzellik’in izleyiciye sunduklarını bu şekilde özetleyebiliriz. Film görüntü yönetmenliği, kurgu, atmosfer, ışık gibi alanlarda içinde (bence) Fellini, Kieslowski, Tarkovsky, Angelopoulos gibi yönetmenlerin bulunduğu “birinci lige” oynuyor gibi gözükse de; maalesef daha öncesinde sık sık yapılmış olan dekadan bir burjuvazi, aristokrasi, bohemlik eleştirisinin ötesine geçemiyor. Eleştirel yaklaştığı duruma …