Konfederasyonun işçi sınıfının mücadelesini koordine edebilmesinin ve bağlı sendikaları eşzamanlı olarak yönlendirebilmesinin en önemli koşullarından birisi, çalışma dünyasına dair sürekli güncel verilere ve işçi sınıfının gerçek durumuna dair bilgilere sahip olmasıdır. İşçi sınıfının mevcut durumuna dair net verilere sahip olmaksızın sınıf çalışması yapmak, pek çok zaman sadece ideolojik anlamlar yüklediğimiz “hayali” bir sınıfa karşı, “gerçek” sınıfın duvarlarına toslamak anlamına gelecektir- ki sosyalistler olarak bunu sıkça yaşadığımız maalesef söylenebilir-. Bu durumu değiştirmek için konfederasyon tarafından kurulan ve finanse edilen bir Emek Araştırmaları Kurumu kurmak gerekmektedir. Bu kurumun asli görevi işçi sınıfı mücadelesinin tarihsel izleğini tutmak, sonraki işçi kuşaklarına önceki mücadelelerin yöntemleri ve sonuçları hakkında bilgi vermek olmalıdır.
Emek Araştırmaları Kurumu konfederasyonun ve bağlı sendikaların belirleyeceği alanlara ve konulara yönelik araştırma yapmakla yükümlü olmalıdır. Bu kurum bir yandan işçi sınıfına dair ampirik veri elde etmeyi öne koymalı, diğer yandan da elde ettiği veriler üzerinden sendikal bir örgütlenme hattı belirleme konusunda konfederasyona ve sendikalara yardımcı olmalıdır.
Emek Araştırmaları Kurumu bütün işkollarındaki işçi eylemliliklerinin kaydını tutmalı, bu mücadelelerde elde edilen kazanımların diğer işçiler ve sendikalar tarafından da öğrenilebilmesi için araştırmalar yapmalı ve bu verileri arşivlemelidir.
Bu yapı, işçi sınıfının tarihi hakkında çalışmalar yapan sosyal bilimcileri, tarihçileri ve de ekonomi-politik uzmanlarını ya bünyesinde barındırmalı ya da bu tip uzmanlardan sürekli olarak danışmanlık hizmeti almalıdır.
Kurum aynı zamanda mevcut sistemde meydana gelen makro ve mikro ekonomik değişimleri sürekli olarak gözlemlemelidir. Bu değişimlerin işçi sınıfına etkilerini değerlendirmeli ve olası fırsatlar ve tehlikeler konusunda hem konfederasyonu, hem de işçi örgütlerini bilgilendirmelidir. Bu kurum işçi sınıfının mücadelesine katkı sunacak kavramsal aygıtları oluşturmayı ve geliştirmeyi önüne koymalıdır.
İşçi sınıfı mücadelesinin verilerini biriktirme faaliyeti, mücadelenin herhangi bir sürecinde farklı bir alanlardaki deneyimlerden de faydalanılabilmesini sağlayacaktır. Bu kurum ayrıca pek çok zaman sözlü bir kültüre dayanan sınıf mücadelesi aktarımını daha da kurumsallaştıracak ve yazılı kültür oluşumuna katkı sunacaktır.
Emek Araştırmaları Kurumu, işçi gruplarıyla ve konfederasyonun bağlı olduğu sendikalarla periyodik olarak görüşmeli; kazanımların ve kayıpların bilgisine ulaşmalıdır. Bu periyodik görüşmeler sonucunda emek cephesindeki değişimler raporlara yansıtılmalıdır. Üretilen periyodik raporlar sayesinde konfederasyonlar ve sendikalar ürettikleri söylemlerin işçi sınıfı tarafından ne kadar kabul edildiği ve işçilerin alandaki durumlarıyla ilgili daha gerçekçi verilere sahip olabileceklerdir.
Sendikalar daha önce örgütlenme çalışması yapılmamış olan bir alana dair bir örgütlenme yürütmeyi kararlaştırdıkları durumlarda Emek Araştırmaları Kurumu’na örgütlenmesi planlanan sektöre dair araştırma talebinde bulunabilmelidirler. Emek Araştırmaları Kurumu da bu araştırma taleplerini sıralamaya alıp, alana dair bilgi sahibi olan uzmanlarla anlaşıp, talep edilen verileri bağlı sendikaya bir rapor halinde sunmalıdır. Araştırma taleplerinin kabulü ve sırası, konfederasyonun içsel idari işleyişi ve sendikalarla hukuku çerçevesinde belirlenmelidir.
Benzer bir şekilde örgütlenme teşkilatının isteği ve planları doğrultusunda yeni örgütlenecek bir işkoluna yönelik araştırma yapmak da Emek Araştırmaları Kurumu’nun görevleri arasında olmalıdır.
Emek Araştırmaları Kurumu’nun sadece emek araştırmalarıyla uğraşan birinci elden profesyonelleri ve de bu profesyonellerle bağlantı içinde bulunan ilgili konunun uzmanı danışmanları olmalıdır. Kurumun giderleri konfederasyonun bütçesinden karşılanmalı ve de konfederasyonun mali bürosu tarafından periyodik olarak kontrol edilmelidir.
Emek Araştırmaları Kurumu mevcut durum itibariyle taşeronlaşma konusuna eğilmeli ve taşeron şirketlerin çalışma koşulları ve örgütsel yapıları konusunda da geniş kapsamlı araştırmalar yapmalı, hak ihlallerini konfederasyonlara ve konfederasyonun Hukuk Kurumu’na aktarmalıdır. Ayrıca bu hak ihlallerini sürekli olarak gerekli devlet kurumlarına ve işi veren çokuluslu şirketlere bildirmek yoluyla emek sömürüsünün vahşice yaşandığı bu alana dair emek cephesi lehine baskı yapmaya çalışmalıdır.
Günümüz Türkiye’sinde bu tip bir Emek Araştırmaları Kurumu’nun bütün konfederasyonların ortaklığıyla kurulması ne yazık ki mümkün gözükmemektedir. Bu çerçevede bizler böyle bir kuruma KESK’in önemli katkıları olabileceğini düşünmekteyiz. KESK böyle bir çalışma için gerekli olan uzman kadrosuna özellikle üniversitelerde örgütlü olan Eğitim-Sen 6. Nolu Üniversiteler Şubesi aracılığıyla bizce rahatça ulaşabilecek durumdadır. Benzer şekilde sağlık konusundaki sorunlarla ilgili olarak Türk Tabipler Birliği, hukuksal konularla ilgili olarak da belirli barolar gerekli uzmanların sağlanabilmesi için ilişkiye geçilmesi gereken kurumlardır.
Şimdiden bakıldığında sendikacılığın mevcut durumu itibariyle pek olanaklı gibi gözükmeyen Emek Araştırmaları Kurumu sendikacılığın yeniden derlenip toparlanması için gerekli olan bütünleşik bakışı oluşturmak için önemli katkılar sunabilecek aygıtlardan birisidir. Sınıfın bütününe dair bilimsel verilerle hareket etmek ve sendikal örgütlenmeye bakışımızı gerçekçi bir hatta oturtmak için her türlü zorluğa rağmen bir Emek Araştırmaları Kurumu oluşturabilmek için çalışmamız gerekmektedir.
Özet:
- Konfederasyonların işbirliğiyle bir Emek Araştırmaları Kurumu oluşturulmalıdır.
- Emek Araştırmaları Kurumu işçi sınıfının geçmiş ve günümüzdeki faaliyetlerinin kaydını tutmalı, kazanımları ve kayıpları aktaracak yazılı kültürü oluşturmalıdır.
- Kurum uzmanlar aracılığıyla konfederasyonların ve sendikaların örgütlenme hatlarını geliştirecek düzeyde periyodik olarak raporlar sunmalıdır.
- Kurum makro ve mikro ekonomik değişimlerin işçi sınıfına olumlu-olumsuz etkileri hakkında veri üretmelidir.
- Kurum öncelikli olarak taşeronlaşma konusuna eğilmelidir.
- Kuruma gerekli olan uzmanlar için KESK’e bağlı Eğitim-Sen 6 No.lu Üniversiteler Şubesi, Türk Tabipler Birliği ve belirli barolar iyi bir başlangıç adresi olabilir.
