Showing 26 Result(s)

Endüstride Yeni Eğilimler

Fordizm/post-fordizm ekseninde süregiden tartışmayı kapitalizmin 1973 petrol krizi sonrasında almış olduğu yeni biçim üzerine yapılan tartışmalardan ayrıştırmak pek mümkün gözükmemektedir. Kapitalizmin yeni düzeniyle ilgili tartışmalar üstyapısal bir çerçevede modernizm/postmodernizm tartışmaları, altyapısal olarak da fordizm/post-fordizm tartışmaları olarak ikiye ayrıştırılabilir. Ne var ki ilk tartışmanın kopardığı gürültünün ikinci tartışmayı daha atıl durumda bıraktığı söylenebilir. Fordizm/post-fordizm kavram ikilisi, …

Burjuva Demokrasilerinde Seçim

Burjuva demokrasisinin diğer yönetim biçimlerinden kendini gerek tarihsel, gerekse de yapısal olarak ayırdığı ve sistemin içerisinde bulunduğu varsayılan o özgürlükçü “öz”ü net bir şekilde dışavurduğu en önemli anlar hiç kuşkusuz seçim anları olagelmiştir. Seçim, farklı görüş ve programlara sahip siyasal öznelerin tanımlı bir alan içerisinde sözlerini söyledikleri, iddialarını dile getirdikleri, eyleme geçme izin ve yetkisini …

Siyasetin Sanallaşması Üzerine

Cumhurbaşkanlığı seçimiyle başlayan süreç, yaşanan siyasi gerilimler, kamplaşmalar, geniş katılımlı mitingler, e-muhtıralarla birlikte hızla tırmandı ve çözüm erken seçimde bulundu. Erken seçimin özellikle laiklik/anti-laiklik karşıtlığı üzerinden türeyen gerilimlere ilaç olup olmayacağını öngörebilmek, ülkenin her an yeni bir gelişmeyle “çalkalandığı” bu günlerde oldukça zor gözüküyor. Çekine çekine de olsa artık “üstyapısal” diye nitelemek zorunda kaldığımız bu …

Stephen Toulmin’in Kozmopolis’i Üzerine

Stephen Toulmin 16. yüzyılın hoşgörülü, hümanistik, çoğulcu epistemolojisini 17. yüzyılın totaliter, soyutlamacı, kapsayıcı ve bütünleyici kartezyen epistemolojisinin üstüne yerleştiriyor ve 16. yüzyıl anlayışını modernin ”güzel” yüzü olarak kurgulayıveriyor.

Wallerstein’in “Amerikan Gücünün Gerileyişi” Kitabı Üzerine

Wallerstein kitabında Amerikan gücünün sürekli bir gerileme içerisinde olduğunu savlıyor ve bu savını Vietnam savaşı, Balkanlardaki savaşlar, Somali ve Irak müdahalelerinde ABD’nin önüne koyduğu hedefleri tam anlamıyla gerçekleştirememesi üzerinden temellendiriyor. Wallerstein yazısı boyunca dış politikaya odaklanıyor ve zannımca işin ekonomik boyutunu haddinden fazla göz ardı ediyor.